Külliyat:Sendika Tarihçe

Psychonaut Station Wiki sitesinden
Gezinti kısmına atla Arama kısmına atla

KANLI 23 NİSAN

23-04-2556, Lokasyon: Nanotrasen 13. Uzay İstasyonu.

Normal şartlar altında gerçekleşmesi imkansız olan bir olay sadece bugünlük gerçekleşecekti, Nanotrasen ve Sendika 1 günlüğüne bütün düşmancıl aktiviteleri durdurup geleneksel bir bayram olan 23 Nisan çocuk bayramını kutlamak için 13. Uzay İstasyonunda bir etkinlik düzenleyeceklerdi. Bu etkinliğin amacı 2 şirketinde üst düzey personellerinin çocuklarının İstasyonda buluşup yemekler, oyunlar eşliğinde parti verilmesi ve bir günlüğüne de olsa şirketler arası barışı sağlamaktı. Kaptan Karama Tamala tarafından yönetilen 13. Uzay İstasyonuna 23 Nisan 2556 Tarihinde Nanotrasen Merkezi Komutasından bir faks geldi, Kaptan Karama ilk başta bu fikri garip bulsa da sonradan kabullendi. Kaptan istasyonda bulunan güvenlik şefi ve diğer güvenlik görevlilerine istasyona sendika üyelerinin geleceğini, ama bunun barışçıl bir etkinlik olacağını ve çocuklarında bulunacağını, 1 günlük barış sağlanacağını, gelen sendika üyelerine kesinlikle herhangi bir saldırı gerçekleştirilmemesi gerektiğini tembihledi. Güvenlik Şefi John Vogsburg bu olayı duyunca şok geçirdi, kendisinin babası zamanında sendika üyeleri tarafından yapılan bir gemi baskınında hayatını kaybetmişti. John bu olayı harekete geçmenin tam zamanı olarak gördü ve kaptana belli etmeden güvenlik güçlerini örgütleyip, sendikacılar istasyona geldiklerinde onlara süpriz bir saldırı yapmak için emir verdi. Yaklaşık 3 saatin ardından ilk Nanotrasen Merkezi Komuta gemisi geldi, gelen üst düzey Nanotrasen komuta yetkilisi ve çocuğu İstasyonun Varış bölgesinde kaptan ve güvenlik şefi (ve diğer güvenlik güçleri) tarafından karşılandı. 5 dakika sonra Sendika gemisi varış bölgesine geldi. Gemiden inen sendika komuta yetkilisi ve çocuğu ilk başta güzel bir şekilde karşılandı. Bunu gören Güvenlik Şefi John Vogsburg adamlarını da alıp sendikacının yanına doğru gitti ve sürpriz bir saldırı gerçekleştirerek sendika üyesi ve çocuğuna ateş açtı (Bu sırada SENDİKA BABAMI ÖLDÜRDÜ!!!!!) diye bağırıyordu bide. Radyo üzerinden olayı duyan kaptan hemen varış bölgesine doğru ilerlerken sendika üyesi ölmüştü ve çocuk ağır yaralanmıştı. Bunu bir fırsat olarak gören John sinirlerine hakim olamadı ve Sendikacı çocuğu FIRELOCK arasına sıkıştırarak onu tam 14 kere ezdi, Bunu yaparken merkezi komutadan gelen çocukta tüm olaya şahit oldu ve bu onda travma yarattı. Kaptan olay yerine vardığında güvenlik şefinin yaptıklarını gördü ve tam orada güvenlik şefinin infazına karar verildi (anında öldürüldü). Bu olay galaktik bir skandala dönüştü ve Nanotrasen'in Galaktik medyada rezil olmasına yol açtı. Bu olayın yaşanması üzerine Sendika şirketleri basın üzerinden açıkça Nanotrasen ile bir daha ticaret ya da barış girişiminde bulunmayacaklarını belirtti. Nanotrasen Merkezi Komutası bu olay karşısında aşırı derecede sinirlendiği için bunun cezasız kalmayacağını belirtti ve 13. Uzay İstasyonunun Nanotrasen'e ihanet ettiği gerekçesiyle İstasyona özel eğitimli Ölüm Mangasını yolladı ve istasyonun imha edilmesini talep etti. İşte John Vogsburg adlı Güvenlik Şefinin intikam hırsı yüzünden istasyonda bulunan 200 masum candan 167 si zalimce katledildi. Mürettebattan geriye kalan 33 kişinin 7 si kayıp, geriye kalan 26 sı ise lavalande kaçtı. Ben o 26 kişinin arasından hayatta kalan biri olan Ubeydullah Yurtsever olarak bu olayı defterime not ettim. Eğer bu defterimi lavaland üzerinde bulduysanız ben büyük ihtimalle ölmüşüm demektir. Hepsi o lanet olası John adlı güvenlik şefi yüzünden.

John Sendika Olayı

6 Ağustos, 2553, Lokasyon: Nanotrasen 13. Uzay İstasyonu. John Sendika'nın yakalanması ve 13. Uzay İstasyonu üzerinde infaz edilmesi hakkındaki Sendika raporu;

Sendika üyesi bir şirket olan Donk Anonim Şirketi Nanotrasenin hakim olduğu ticaret rotasına baskın yapması için 3 adet gemi yolladı. Yollanan bu filonun komutanı olan John Sendika, planı belirledi ve nerelere baskın atıcaklarını diğer 2 gemiyede bildirdi. Gemiler harekete geçti ve Nanotrasenin uzayda bulunan küçük kargo istasyonlarını yağmalamaya başlamışlardı, vardıkları ilk istasyonda önlerine gelen herkesi öldürüp bütün malzemeleri ve kargoları çaldılar. Hayatta kalmayı başaran 2 kargo personeli durumu Nanotrasen'e bildirdi. Bu durum karşısında Nanotrasen o ticaret rotasında bulunan bütün istasyonlarda (ve halihazırda yolda olan gemilerde) kırmızı alarma geçti. John Sendika yağmalara devam etmek için 2. kargo istasyonuna ilerlerken kendisinin bulunduğu gemide [GİZLİ] sebeplerinden dolayı bir arıza meydana geliyor ve gemi diğer 2 gemiden ayrılarak çok farklı bir rotaya doğru ilerliyor. Geminin kontrolünü kaybettiklerini Donk Anonim'e ileten John Sendika, mesajı gönderdikten hemen sonra geminin iletişim konsolları bozuluyor. Tamı tamına 1 saat sonra John Sendika ve mürettebatı NASIL oluyorsa Nanotrasenin en büyük araştırma üstlerinden biri olan 13. Uzay İstasyonuna çarpıyolar. Bu olay karşısında Nanotrasen hemen kırmızı alarm durumuna geçip çarpan geminin sendika gemisi olduğunu fark ediyor. Hayatta kalan Donk mürettebatının arasından John Sendika'yı tanıyan Nanotrasen Yetkilileri, güvenlik güçlerini olay yerine çağırıyorlar ve John Sendika tutuklanıyor. Bu olay Nanotrasen Merkezi Komuta birimine iletiliyor. Bu sırada Donk Anonim Şirketi geminin kalıntılarından gelen garip sinyaller sayesinde geminin 13. Uzay İstasyonuna çarptığını fark ediyor. Bu olay üzerine Donk Anonim Şirketi, Nanotrasen ile anlaşıp John Sendika'yı kurtarmak için istasyona 2 adet diplomat yolluyor (her ne kadar Nanotrasen gemilerini ve istasyonlarına saldırıp yağmalasalar bile) Merkezi Komuta gelen diplomatları kabul ediyor 13. Uzay İstasyonuna ağırlıyor. John Sendika ve diğer Nanotrasen yetkilileri ile görüşmeye giden 2 diplomat, aslında bu olayın bir tezgah olduğunu anlıyorlar, ama kaçmak için çok geç olduğunu fark ediyorlar ve güvenlik güçleri tarafından yakalanıyorlar. Diplomatlar yakalandıktan sonra halka açık bir şekilde karar alınması adına John Sendika ile beraber esir tutuluyor. Bu sırada İstasyonun kaptanı olan Sarp Orcun Muti, Emekli Amiral Hüsnü Sarı ile görüşüyor ve tutuklu olan sendikacılar hakkında ne yapacaklarına karar veriyorlar. Kaptan Sarp Orçun her ne kadar Nanotrasene karşı çıkmak istemese de sendikacıların öldürülmesinden taraf, Emekli Amiral Hüsnü Sarı da Nanotrasen'e karşı çıkmak istemediğini ve bu yüzden Merkezi Komutadan bağımsız hareket gerçekleştirmemesi gerektiğini, ama John Sendika'nın acımasız bir yağmacı olduğunu ve öldürülmez ise daha fazla cana zarar geleceğini düşündüğü için bir ikilem arasında kalıyor. En sonunda ikili daha fazla cana zarar gelmemesi için John Sendika'nın öldürülmesi gerektiğine karar veriyorlar. Bu zorlu görevi yapması için Kaptan Sarp Orcun, Hüsnü Sarı'ya makarov adlı silahı veriyor ve John Sendika'yı kendi silahıyla öldürmesini istiyor. (kendi silahı derken makarov sendika malı bir silah olduğu için bunu kastediyor.) Emekli Amiral Hüsnü Sarı ve Kaptan John Sendika ve diğer diplomatların tutulduğu alana vardı. Bu sırada Merkezi Komutadan gelen üst düzey yetkilisi John Sendika'yı sorgulamaya devam ediyor, ama bu sorgulamanın bir yere varmayacağını, John Sendika'nın asla Sendika'yı satmayacağını anlıyor ve tam orada İNFAZ edilmesine karar veriyor. Ama Emekli Amiral Hüsnü Sarı aşırı derecede stres olduğu için bu kararı duymuyor ve ani bir şekilde makarovunu çıkartıp John Sendika'ya 6 el ateş ediyor. Her ne kadar John Sendika'nın infazı kesinleşmiş olsa da, Merkezi Komuta Yetkilisinden bağımsız hareket ettiği için Emekli Amiral Hüsnü Sarı cezalandırılıyor ve görevde olduğu 13. Uzay İstasyonu'ndaki görevinden men ediliyor. Geriye kalan 2 diplomat ise istasyonun güvenlik departmanındaki özel infaz odasında öldürülüyor. Emekli Amiral Hüsnü Sarı'nın yaptığı aslında yanlış değildi, sadece ani karar verdiği için yaptığı hoş karşılanmadı ve davranışlarının tehlikeli olduğu gerekçesiyle yukarda da belirtildiği gibi görevine son verildi. Hüsnü Sarı'nın John Sendika'yı öldürmeden 30 saniye öncesini gösteren bir fotoğraf. Olay anında istasyonda bulunan mürettebat tarafından çekilmiş.